Planlanan seyahatler, kahve ya da şarap masalarında geleceğe dair yapılan sohbetler, kazanılan insanlar, kaybedilen ilişkiler, gülümsemeler, hıçkırıklar...bize dair... güne dair... ne var ne yoksa...
Friday, September 20, 2013
Sevdiğim klasikler
En sevdiğim olduğu için değil, yazmaya başlamadan hemen önce izlediğim için ilki Akbaba'nın Üç Günü (three days of condor) oldu. Robert Redford abimiz başrolde .... Bu kadar mı hoş olunur arkadaşım ...
Monday, September 02, 2013
Tenedos - bozcaada
Cay bahcesi ile ilgili önerilerime gelince: beyaz peynirli, domatesli ve kekikli tost yemenizi öneririm kuvvetle. Kekik ada kekiği... Leziz mi leziz...
Bir de ada çayı için... Poşet çay ada çaylarına benzemez şimdiden söyleyeyim. Limonu damlattınız mı içine rengi değişip beyaza çalıyor...
Karnı doyunca gözü yola düşen ahmak soluğu ayazma'da alırmış... Biz de attık kendimizi denize... Adadan beklenmeyecek bir performansla su keyiyliydi. Akşama ise martı 'da yedik yemeklerimizi... Yemek deyince yanılmayın... Sıradan yiyecekler değil yafu...mezeler usta işi, leziz mi leziz... Biz ilk akşam caciki, patlican salata, zahter, kırmızı biber köz, enginar carpaccio aldik. Ardından 2 deniz levreğini afiyetle lüplettik. Bu arada gelsin rakılar gitsin şaraplar. Martı candır şiddetle önerilir ...
Subscribe to:
Posts (Atom)